Kayıt İsteğe bağlı (yorum yazabilmek için gerekli)
Kullanılabilir dil(ler) Türkçe
Başlama tarihi 2007
Odatv.com veya Odatv, 2007 yılında haber portali olarak yayın hayatına başlayan Web sitesi.
Soner Yalçın'ın imtiyaz sahibi olduğu Odatv, Alexa verilerine göre Dünya üzerinde en çok ziyaret edilen 4.047., Türkiye'de en çok ziyaret edilen 105. Web sitesidir. Yazarları arasında A. Mümtaz İdil, Barış Pehlivan, Barış Zeren, Bülent Karslıoğlu, Cüneyt Ülsever, Doğan Yurdakul, Güvenç Dağüstün, Halit Kakınç, İzzettin Önder, Nihat Genç, Suat Çağlayan, Murtaza Demir, Muzaffer Ayhan Kara, Müyesser Yıldız, Ümit Zileli bulunur.
Türk Basın bugün:
Anahtar kelimeler:
ODATV
ODATV Gazetesi
Türk haber
ODATV Haber Sitesi:
İnternet sitesi, Türkiye'de tüm olayların ve gelişmelerin takip etmenizi sağlamak için Türkiye'den tüm haberler içerir.
Türk gazeteleri.
Bir gazete, güncel olaylar hakkında yazılı bilgi içeren bir periyodik yayındır.
Gazeteler, politika, iş, spor ve sanat gibi çok çeşitli alanları kapsayabilir ve genellikle fikir sütunları, hava durumu tahminleri, yerel hizmetlerin gözden geçirilmesi, ölüm ilanı, doğum bildirimleri, bulmacalar, editoryal karikatürler, çizgi romanlar ve tavsiye gibi materyalleri içerir. sütunlar.
Çoğu gazete işletmelerdir ve harcamalarını bir abonelik geliri, gazete bayii satışları ve reklam gelirleri karışımıyla öderler. Gazeteleri yayınlayan gazetecilik örgütleri genellikle metonik olarak gazeteler olarak adlandırılmaktadır.
Gazeteler geleneksel olarak basılmış (genellikle ucuz, düşük dereceli kâğıt üstünde gazete kağıdı) yayınlanmıştır. Ancak, günümüzde çoğu gazete internet sitelerinde de çevrimiçi gazeteler olarak yayınlanmakta ve bazıları da baskı versiyonlarını tamamen terk etmiştir.
Gazeteler 17. yüzyılda, işadamları için bilgi sayfaları olarak gelişti. 19. yüzyılın başlarında, Kuzey ve Güney Amerika'nın yanı sıra Avrupa'daki birçok şehir, gazeteler yayınladı.
Yüksek editoryal bağımsızlığı, yüksek gazetecilik kalitesi ve büyük tirajı olan bazı gazeteler kayıt gazetesi olarak görülüyor.
Türk gazeteciliğinin kuruluş devri olan 1831-1864 döneminde
gazeteler kamuoyu oluşturmaya çalışmışlardır. Vakanüvis Esad
Efendi’nin yönetimindeki Takvim-i Vekâyi, devletin faaliyetleri, bilim,
eğitim, sanat ve ticaretle ilgili haberlere ağırlık verirken, Ceride-i Havadis
haberlere ağırlık vermiş ve yayınladığı dış haberler sayesinde
Osmanlı kamuoyunu dış dünyadan haberdar etmiştir. İlk Türkçe gazeteler
ahlâk, marifet ve ilimden bahsederek reformları desteklerken
iktidar eleştirisinden uzak durmuşlardır. Şinasi ise, ülke meseleleriyle
ilgilendiği gibi sosyal problemleri, eğitim ve dış politika sorunlarını
işleyerek, Türk gazeteciliğine eleştirel bir boyut kazandırmıştır.
Özellikle Yeni Osmanlıların yayın faaliyetleri memleket sorunlarına
duyarlı bir kamuoyunun oluşmasına da katkı sağlamıştır
Bu dönemde gazetelerin, kitabın önüne geçmiş olması kitap olarak
yayımlanacak nitelikteki birçok konunun gazetelerde tefrika
edilmesi (yazı dizileri) ve dizilmiş bu metinlerin dağıtılmayarak ayrıca
kitap olarak basılması alışkanlığını ortaya çıkardı. Bu uygulamalar
20. Yüzyıl başlarında da devam etti. Bu durum kitap yayımlarını
izleme olasılığını da ortadan kaldırdığı gibi aynı zamanda basının
önemini de artırdı. Önceliğin gazeteye geçmesi, yeni kültürlerin belirlenmesinde
bir olayın öncesiyle ve sonrasıyla ilişkilendirilerek değerlendirilmesi
yaklaşımının gazetede kullanılmasına yöneltti.
Gazetelerin toplum hayatına girişiyle vak’anüvislik kurum olarak
varlığını Cumhuriyet’in kuruluşuna kadar sürdürse de ehemmiyetini
yitirecektir. Çünkü gazeteler; vekāyinâmelerin yaptığı işi daha
geniş kitlelere, daha zengin bir içerikle, daha hızlı ve daha pratik bir
şekilde ulaştırma özelliğine sahiptir. Ayrıca vekāyinâmelerin etki
alanı ve gücü sınırlı idi. Çünkü yazma metinlerdi ve bu metinler ancak
muayyen bir kesim tarafından görülebiliyordu.
Gazeteler normal şartlar altında kamu görevi ya da yarı kamu
görevi gördükleri için bir konunun bugün itibariyle 79 milyonluk
Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının lehine ise ona alkış tutmaları,
79 milyonun aleyhine ise onu eleştirmeleri gereken tarzda yayın yapmalıdırlar;
ama gazeteler genellikle kendi imkânlarıyla ayakta duramadıkları
için anlatmaya çalıştığım örneklerde kendilerine bu
imkânı sağlayanın istediği şekilde yayın yapmaktadırlar ya da ayakta
durmalarını bir holdinge, bir gruba, bir sanayi grubuna borçlu iseler
de bu sefer o grubun menfaatinin sözcülüğünü yapmaktadırlar.
Gümrük Birliği’ne giriş,
Türk basın
Türk basın tarihinde bugünkü adıyla ilanları ise Takvim-i Vekayi’den
9 yıl sonra çıkmaya başlayan Ceride-i Havadis gazetesinde
rastlıyoruz. Aynı zamanda ilk özel sermaye gazetesi olan Ceride-i Havadis
gazetesinin “ilanat” başlığını taşıyan sütunlarında hayatını kaybedenlerin
bilgilerinin yayınlandığını görüyoruz. Daha sonra büyük
ilgi çeken bu sütunlarda satılık gayrimenkul, yeni çıkan kitap, araba
ve çok affedersiniz hayvan satış duyuruları yer alıyor. Gazetenin yani
basının gücünü gören Osmanlı hanedanı duyurularını bilinen anlamıyla
resmî ilanlarına mevkutelerin tamamında yayınlamak amacıyla
düzenlemeye gidiyor. 1861-64 tarihli Matbuat Nizamnamesiyle
resmî ilanların ücretsiz yayınlanması zorunlu kılınıyor. Bu uygulama
1909’da çıkan Matbuat Kanunu’na kadar devam ediyor. Resmî ilanları
gazetelere dağıtılması işini ise 1862 yılında kurulan Matbuat Müdürlüğü
yani bugünkü adıyla Basın Yayın ve Enformasyon Genel
Müdürlüğü üstleniyor. İşte o tarihten 1960 yılına kadar geçen dönemde
birçok kuruma ve yapıya resmî ilanları dağıtım işi verilse de
bir türlü adil bir dağıtım maalesef gerçekleştirilememiş.
çıkacaktır. Bu veçhe, basının ideal rolünün; yani toplumu ihya ve ıslah
edici rolü yanında basının ifsat edici veçhesidir. Evet, basının
böyle bir yönü de vardır:
1-Zaman içinde elde ettiği güçle basın; geleneklerle, toplumun
değer yargılarıyla ve inanç esasları ile çatışır/çatışabilir. Bu çatışmada
galip taraf basındır. Tahrip eder, toplumu sürükler, ahlâkî kuralların
sınırlarını zorlar ve çoğu zaman bu sınırları aşar. Bunun içindir
ki, şahsî teşebbüsün öncülüğünde gazetelerin neşir hayatına başlamasından
üç yıl sonra devlet bir sansür kurulu oluşturmuştur. Zira
1860 yılı sonlarında toplum hayatına giren ilk günlük gazetenin neşrini
müteakiben gazetelerin sayısında artış olmuş ve ülkenin her tarafında
bir okuyucu kitlesi meydana gelmiştir.
2- Basın, algı oluşturma gücüne ve yeteneğine sahiptir; hele görsel
medya, akan zaman içinde elde ettiği etki ile “akı kara; karayı ak”
gösterebilir. Algı, her ne kadar zamanımızın bir kavramı gibi gözükse
de aslında bu kavram, öteden beri insanlık tarihi kadar eskidir;
çünkü algı, propagandanın özüdür. Günlük hayatta kanıksanan basının
bu etkisi tarihte, bilhassa yakın tarihimizde de görülür:
yerel konular, siyasi, etkinlikleri ve törenler, insanlar ve işadamları hakkında bilgi yayınlamaktadır ODATV gazetesi. konut ve alışveriş ve hava aramak için daha sonra bu başlamak için bir yerdir. bayram ve tatil gayrimenkul ve mülk yanı sıra finansal raporlar, borsa ve yatırımlar, ve biz de tiyatro ve sinema için sabırsızlanıyoruz hakkında, kültür, eğlence, aktivite ve etkinlikler tüm Türkiye'nin ODATV burada kapsamında olduğunu.